Thursday, March 6, 2014

BİRAZ DİKKAT LÜTFEN !





biraz dikkat lutfen 1
Değerli blog arkadaşlarım ve bu yazıyı okuyacaklar ;

Epeydir dikkatimi çeken ve rahatsız olduğum bir konuda yazmak istiyorum bu sefer. Birçok blog yazılarında yazım hataları yapıldığını görüyorum. Hata yapılabilir elbette, bu çok normal ama yanlış yazımın giderek yaygınlaştığını ve neredeyse normal kabul edilmeye başlandığını görüyorum.

"Öylesine yazıyorum, ne önemi var ki." diyebilirsiniz. Ancak bir yazıdan, o yazıyı yazan hakkında epey fikir sahibi olunduğunu göz ardı etmeyin. Yazıyı yazanın eğitim durumu ve bilgi düzeyinden  tutun, yazıyı yazarkenki ruh durumu, okuyucularına olan saygısı ve bazı karakter özelliklerine kadar. Bozuk bir imla ile yazılmış yazılar güven sorunu oluşturur, yazara ve bloga bakışı olumsuz yönde etkiler. 

İşin bir diğer boyutu ise şu ; Yabancı okuyucular blogunuzu takip etmek istediğinde Google Translate vb araçları kullanıyorlar. Yazılarınız düzgün Türkçe ile yazıldıysa çevirisi de anlaşılır oluyor. Aksi durumda yazılarınız anlaşılamıyor ve takip etmekten vazgeçiyorlar. 

En sık yapılan hataları, Türk Dil Kurumu sitesinden alıntı yaparak aşağıya taşıdım :






    Bulunma Durumu Eki -da / -de / -ta / -te’nin Yazılışı


Bulunma durumu eki getirildiği kelimeye bitişik yazılır: devede kulak, yolda  kalmak, ayakta durmak, işte  çalışmak vb.


Yurtta sulh, cihanda sulh. (Atatürk)



Bağlaç Olan da / de’nin Yazılışı


Bağlaç olan da / de ayrı yazılır ve kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak büyük ünlü uyumuna uyar: Kızı da geldi gelini de. Durumu oğluna da bildirdi. Sen de mi kardeşim? Güç de olsa. Konuşur da konuşur.


UYARI: Ayrı yazılan da / de hiçbir zaman ta / te biçiminde yazılmaz: Gidip de gelmemek var, gelip de görmemek var (Gidip te gelmemek var, gelip te görmemek var değil)


UYARI: Ya sözüyle birlikte kullanılan da ayrı yazılır: ya da


UYARI: Da / de bağlacını kendisinden önceki kelimeden kesme ile ayırmak yanlıştır: Ayşe de geldi (Ayşe’de geldi değil). Kitabın kapağına da dikkat et (Kitabın kapağına’da dikkat et değil).




Bağlaç Olan ki’nin Yazılışı


Bağlaç olan ki ayrı yazılır: bilmem ki, demek ki, kaldı ki vb.


Türk dili, dillerin en zenginlerindendir; yeter ki bu dil, şuurla işlen­sin. (Atatürk)


Geçmiş zaman olur ki hayali cihan değer.


Birkaç örnekte ki bağlacı kalıplaşmış olduğu için bitişik yazılır: belki, çünkü, hâlbuki, mademki, meğerki, oysaki, sanki. Bu örnekler­den çünkü sözünde ek aynı zamanda küçük ünlü uyumuna uymuştur.


Şüphe ve pekiştirme göreviyle kullanılan ki sözü de ayrı yazılır: Ders bitti, zil çaldı mı ki? Seni öyle göreceğim geldi ki.


(Bağlaç olmayan "ki" kelimeye bitişik yazılır : Benimki, Öğretmeninki, Teyzeminki. )











Soru Eki mı / mi / mu / mü’nün Yazılışı


Bu ek gelenekleşmiş olarak ayrı yazılır ve kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak ünlü uyumla­rına uyar: Kaldı mı? Sen de mi geldin? Olur mu? İnsanlık öldü mü?


Soru ekinden sonra gelen ekler, bu eke bitişik olarak yazılır: Verecek misin? Okuyor muyuz? Çocuk muyum? Gelecek miydi? Güler misin, ağlar mısın?


Bu ek sorudan başka görevlerde kullanıldığında da ayrı yazılır: Güzel mi güzel! Yağmur yağdı mı dışarı çıkamayız.










NOT : Fotoğrafın konuyla bir ilgisi yok, sayfada hoş bir görsel bulunsun istedim sadece.

 

No comments:

Post a Comment